Erzurum'lu Milli Dağcı Çetin Bayram'dan vatan hainlerine ve destekçilerine ültümatom gibi açıklama.
Son zamanlarda Uzundere Buz Tırmanış Festivali, Tabyaların gündeme taşınması ve özellikle Kargapazar Şehitliği'nin bulunması ve gerçek hikayesinin belgeleri ile ortaya çıkarılmasını sağlayarak gündeme gelen, yakın zamanda da arkadaşı dağcı Dilaver Kişili ile 15 Temmuz Şehitlerimizi Anma adına Amerika Kıtasının en yüksek dağına bir ekspediyson gerçekleştirerek getirdiği taşı Cumhurbaşkanımıza takdim eden Erzurum lu Dağcı Çetin Bayram, sol ve özellikle FETÖ terör örgütlerinin maşası olan haber sitelerinde bu başarısından dolayı saldırılara maruz kalmıştı. Erzurum'dan bazı haber siteleri de, Erzurum'un adını her yerde en yukarıya taşımak olan Erzurum'lu Çetin Bayram'ı terör örgütlerinin haber sitelerini referans göstererek amacı belli haberler yapmıştı. Gerek ulusal basında, gerek Erzurum'da çok kaale alınmayan bu iddialara Çetin Bayram'ın neden cevap vermediği ise, işte bu açıklamayla anlaşıldı.
İşte Bayram'ın sosyal medya hesabından yaptığı o zehir zemberek açıklama:
""ŞEREF MADALYAMIZ""
Bilindiği üzere 15 Temmuz 2016, Türk tarihinde ki en büyük ihanet senaryosunun, ruhlarını, şereflerini, vicdanlarını satılığa çıkarmış namus fukaraları tarafından Vatan toprağında yazılıp oynanmaya çalışıldığı gündür.
Milletin Gazi Meclisi bombalanmıştır.
Masum insanların üzerine saldırı helikopterleri ile ateş açılmıştır.
Vatandaşın vergileriyle, düşman tarafından saldırıya uğrar isek kullanılsın diye alınan tanklar, aynı vatandaşlarına tahrip mermileriyle ateş açmıştır.
Devleti ve vatandaşı korumakla görevli Polise, Şerefli Türk Silahlı Kuvvetlerinin, Şerefli üniformasının arkasına saklanmış, şerefsizler tarafından ateş açılmıştır.
Masum 248 Vatan evladı bu uğurda can verip Şehit olmuştur.
Aynı 15 Temmuz, kurdukları 16 Devlet ile Dünya tarihinde adalet ile var olmuş, Türk Milletinin, Cumhuriyetine, Demokrasiye, Vatanına ve Bağımsızlığına sahip çıktığı şanlı bir gün olarak tarihe altın harflerle yazılmıştır.
Birileri bu alçaklığı, bu ihaneti, bu satılmışlığı bir tiyatro diyerek geçiştirmeye çalışarak bizimle adeta dalga geçmek istedi. Bugün bize bu saldırıyı yapanlarda, bu zihniyetin arta kalmış kırıntılarıdır.
Düşünsenize, birisi gelip size diyor ki, “Benim hırslarım heveslerim var, bunlara ulaşabilmek için sen bana saldır, sonra ben seni yakalatayım, tutuklatayım, sonra seni idam ile yargılatayım, çoluğun çocuğun bu lekeyi senden sonra ömür boyu taşısın, sende hapiste çürü veya idam tekrar gelirse asayım seni. Karşılığında da şunu vereyim. Soruyorum size, O vaat edilen şey ne olabilir acaba?
Buraya kadar 15 Temmuz hain darbe girişimine bakış açımı sanırım anlatabildim. Bu benim için değişmez gerçektir. Gelelim bu konuya nereden geldiğime.
15 Temmuz Darbe girişimi sonrasında ülkemin her yerinde onlarca tepki eylemi gerçekleştirildi. Bu eylemler her türlü politik ve ideolojik görüşten insanın yaptığı dışavurumlardı. Ben ve Dağcı dostum Dilaver KİŞİLİ’de tamamen kendi hür irademizle bir eylem yapmaya, tepkimizi göstermeye karar verdik. Amerika Kıtasının en yüksek noktasının bulunduğu, And Dağlarına gidecek ve sadece “15 Temmuz Şehitlerimizi Anma” adına bir ekspedisyon gerçekleştirecektik. Ve 33 gün süren bu ekspedisyonun ardından da “And Dağlarından” bir anı taşı getirip, Devletimizin en üst mevkiisi olan Cumhurbaşkanlığı Makamına çıkıp, Türk Milletinin lideri Sayın Cumhurbaşkanımıza bu taşı takdim ettik. Görüşmemiz esnasında faaliyetimizden, bizi yola çıkaran hislerimizden konuştuk, Türkiye’de yaptığımız dağcılık faaliyetlerinin videolarını izlettik ve dağcılık sporunu anlattık. Bu ekspedisyon bizim için “HOBİMİZ” olan dağcılık amaçlı bir faaliyet değil, 15 Temmuz Şehitlerimizin adını yaşatma ve kişisel tepkimizi gösterme adına yaptığımız bir “ANMA ETKİNLİĞİ” idi.
Ancak 15 Temmuza senaryo diyen, Darbe destekçisi zihniyet ve onlarla aynı düşünceyi paylaşan birkaç asalak tarafından yaptığımız bu ziyaret ve faliyetimiz karalanmaya çalışıldı. Basına verdiğimiz demeçler, Devletimizle, Milletimizle, Vatanımızla, bizimle kişisel ve kirli hesapları olan, Darbe destekçisi, çamur beyinli zihniyet tarafından çarpıtılmaya çalışıldı. Adı haber sitesi olan bir Çamur deryasında haber başlığı altında saldıraya uğradı.
Öncelikle şunu gönül rahatlığı ve gurur ile belirteyim. “15 Temmuz Şehitlerimiz” adına yaptığımız bu faaliyetten dolayı yapılan, bu akıl yoksunu, mesnetsiz saldırı, ömrümüzün sonuna kadar göğsümüzde taşıyacağımız “ŞEREF MADALYASIDIR”. Bu saldırıyı yapanlar unutmasın ki; benim yetiştiğim şehirde en son sabah vakti salalar verildiğinde, atam-dedem vatanını kurtarmak için 9 Kasım 1877’de Aziziye Tabyalarına, kendinden 4 kat fazla düşmanın üzerine koşmuş, Vatan kurtarmıştır. 15 Temmuz’da Erzurum sokaklarına dökülen binlerce insan aynı kandan gelen torunlarıydı. Vatan sevgisinden uzak, Vatansız ruhlardan bunu anlamalarını beklemiyorum.
Yine “MİLLİ SINIRLAR İÇİNDE VATAN BİR BÜTÜNDÜR, PARÇALANAMAZ” sözü yetiştiğim şehirde söylenmiş ve Cumhuriyetin temelleri burada atılmıştır.
15 Temmuz’da Darbe destekçisi zihniyetin hevesini kursağında bırakan, daha vahim olayların olmasını engelleyen, Allah’ın Aslanı Hz. Hamza misali, aldığı emri yerine getiren, Kahraman Ömer HALİSDEMİR’E, “HAİNİ ALNINDAN VUR!” emrini tereddütsüz veren yiğit komutan, yine bu topraklarda yetişmiştir.
Bizi tanıyanlar bilir ki haksızlık karşısında susanlardan hiç olmadık. Sessizliğimiz verecek cevabımız olmadığından değildi elbette.
1. Konuyla ilgili tüm makamların, kim tarafından yapıldığı az çok tahmin edilebilen bu ucuz saldırıyı kaale almamamızı ve cevap vermememizi söylemişlerdir.( Ki Projenin başından sonuna kadar yalan bilgi sunduğumuz iddaa edilen tüm kurum ve kişilere attığımız her adımın bilgileri verilmiştir. Zaten cevap vermenize gerek yok biz zaten gerçekleri biliyoruz demelerinin nedeni de budur)
2. Bu çamuru atan, yayan, bizimle kişisel hesaplarını acizce görmeye çalışan şahıslar ve kurum hakkında adli makamlara başvurup yasal işlem başlatmış oluşumuzda diğer nedendir.
Bu süreçte gerçek bilgilere ulaşmak isteyen dostlarımız zaten bizlere ulaşmış, özelden kendilerine gerekli açıklamalar ve sessizliğimizin sebebi anlatılmıştır. Allah’a şükürler olsun ki kimseye bir hesap vermek gibi bir zorunluluğumuz ve niyetimiz olmamıştır. 15 Temmuz Şehitlerimiz için yaptığımız bu faaliyete vatan haini bir çamur sitesinin attığı iftirayı referans olarak gösterip kendi kişisel ve kirli hesaplarını görmek adına, bu iftirayı, bizim DAĞCI kimliğimize ve Türk Dağcılığına yaptığımız hizmetlere bir saldırı şansı olarak görenler şunu asla unutmasınlar, benim adım Çetin BAYRAM. Ben, Türk Milletinin ve Devletinin yanında olan, hiç bir mal varlığı olmayan, dünyevi hiç bir makam ve mevkii peşinde koşmayan ve koşmayacak sıradan bir Erzurum çocuğuyum. Bu sıradanlık sadece Vatan ve Bayrak sevdası ile yetişmiş her Erzurum çocuğunda olduğu kadardır. Bu da Vatan hainlerine 40 beden fazla gelir.
Ancak mevzu bahis Vatan olduğunda, emin olun ki siz ve sizin gibi Darbe taraftarlarının karşısına her zaman dikilecek olanların en başında yer alacağım. Biz işimize gelince Erzurum’lu olanlardan değiliz. Rengimizde, soyumuzda bellidir.
Ayrıca bu süreçte, bizim kendilerini muhatap almayışımızdan dolayı tabiri caiz ise “KUDURANLAR” bizi bırakıp, faaliyetimizle hiçbir alakası olmayan, sonraki projeleri için antrenman yapma amaçlı, ortamda ki şartlardan ötürü kısmen rehberliğimizi yapan, ülkemizin uluslararası Dağcılık arenasında ki yegane temsilcisi arkadaşımızı da, alakasız bir biçimde yine kendi kirli hesapları ile bu olaya bulaştırmaya çalışmışlardır. Yüksek irtifa ve tırmanışla ilgili en ufak bilgisi olamayıp, sosyal medya ve internete masa başı dağcısı kalemşörler. Kendilerini komik ve aciz duruma düşüren diyaloglar kurmaya devam etmektedirler. Milli gururumuz olan Türk Bayrağını Dünya zirvelerinde başarıyla dalgalandıran bu güzel yürekli Dağcımızın bizim faaliyetimizle uzaktan yakından en ufak alakası bulunmamaktadır.
Bu süreçte faaliyetimize farklı anlamlar yükleyip “KİŞİ KARŞIDAKİNİ KENDİ GİBİ BİLİR” sözünü doğru çıkarırcasına, bu işi kendi kişisel çıkarlarımız için yaptığımızı, politik bir olay olduğunu, hatta projeler yaparak bu işten maddi kazanç sağladığımızı iddia eden, “ŞEHİTLİK” mertebesinin ne olduğunu bilmeyen, hayatlarını sadece kendi çıkar ve menfaatlerine yarayan işler üzerine kuran, kendileri olsa geçmişte yaptıkları gibi kişisel çıkarlarını gözetecekleri için bizi de kendileri gibi sanan “MECZUPLAR”,
Fırsat bu fırsat diyerek hayatları boyunca en ufak bir iş üretmemiş, kendi çakma burjuva dünyasında iki süslü cümleyle, ya da yabancı sitelerden aldığı dağcılık haberlerini Google Translate ile çevirip, kendini Türkiye’de dağcılık yapan tek otorite zannedenler,
Devletin resmi Dağcılık otoriteleriyle şimdiye kadar en ufak bir işi olmamışken, sırf kişisel hesapları yüzünden bu makamlara iş öğretmeye, talimatlar vermeye, baskı kurmaya ve kirli hesaplarını görmek için bildiriler yayınlayıp, kendileri gibi düşünmeyenleri de zan altında bırakmaya çalışan ACİZLER,
Sadece bisiklet binen, hayatı boyunca bunalımlı tavırlarıyla ve asalak yüz ifadeleri ile “DAŞ” peşinde koşan SİLİKLER,
Şimdi beni iyi dinleyin.
Yaşadığım müddetçe sizin gibi ülkemi bölmeye parçalamaya çalışan, Darbe seviciler ile mücadele edeceğim. Bana attığınız her iftirayı ve saldırıyı göğsümde madalya diye taşıyacağım.
BU DEVLET TARİHTE KURULMUŞ SON TÜRK-İSLAM DEVLETİDİR!!
Sizin beyinlerinizi kiraya verdiğiniz, hizmet ettiğiniz o hain zihniyetin, bu Devlet yıkılırsa, bize bir daha Devlet kurdurmayacağını bildiğim için size asla boyun eğmeyeceğim!!
Şahadet nedir, Şehitlik nedir, Vatan nedir bilmediğiniz o sığ ruhlarınıza inat Devletimin ve Şerefli Milletimin yanında olacağım.
Bizim vatanımız içinde, Türk dağcılığı içinde yaptıklarımız aşikar ve ortadadır. Bizimle boy ölçüşecek iseniz memlekete ve Türk Dağcılığına çıkarsız, menfaatsiz ne yaptığınızı gösterin.
Velhasıl; sizi rahatsız eden, midenize kramplar girmesine neden olan, 15 Temmuz Şehitlerimizi ve Tüm terör Şehitlerimizi anma etkinliğimizden gururla döndük ve bu tür faaliyetler yapmaya da devam edeceğiz. Sporla, etikle ve ahlakla uzaktan yakından alakası olmayan bu şahıslar muhatap odağımız da yer almadıkları gibi açıklamaları da aynı değersizliktedir.
Velhasıl, Vatan mevzusunda çizgilerimiz KIRMIZIDIR ve kimseye bir cevap verme niyetimiz yoktur. Bu konuda bir başka açıklamada yapılmayacaktır.
“VATAN HAİNLERİNE VE DARBE DESTEKÇİLERİNE VERDİĞİMİZ, VERMEYE DEVAM EDECEĞİMİZ RAHATSIZLIKTAN ÖTÜRÜ, MUTLULUĞUMU GURURLA BİLDİRİRiM. “
Son zamanlarda Uzundere Buz Tırmanış Festivali, Tabyaların gündeme taşınması ve özellikle Kargapazar Şehitliği'nin bulunması ve gerçek hikayesinin belgeleri ile ortaya çıkarılmasını sağlayarak gündeme gelen, yakın zamanda da arkadaşı dağcı Dilaver Kişili ile 15 Temmuz Şehitlerimizi Anma adına Amerika Kıtasının en yüksek dağına bir ekspediyson gerçekleştirerek getirdiği taşı Cumhurbaşkanımıza takdim eden Erzurum lu Dağcı Çetin Bayram, sol ve özellikle FETÖ terör örgütlerinin maşası olan haber sitelerinde bu başarısından dolayı saldırılara maruz kalmıştı. Erzurum'dan bazı haber siteleri de, Erzurum'un adını her yerde en yukarıya taşımak olan Erzurum'lu Çetin Bayram'ı terör örgütlerinin haber sitelerini referans göstererek amacı belli haberler yapmıştı. Gerek ulusal basında, gerek Erzurum'da çok kaale alınmayan bu iddialara Çetin Bayram'ın neden cevap vermediği ise, işte bu açıklamayla anlaşıldı.
İşte Bayram'ın sosyal medya hesabından yaptığı o zehir zemberek açıklama:
""ŞEREF MADALYAMIZ""
Bilindiği üzere 15 Temmuz 2016, Türk tarihinde ki en büyük ihanet senaryosunun, ruhlarını, şereflerini, vicdanlarını satılığa çıkarmış namus fukaraları tarafından Vatan toprağında yazılıp oynanmaya çalışıldığı gündür.
Milletin Gazi Meclisi bombalanmıştır.
Masum insanların üzerine saldırı helikopterleri ile ateş açılmıştır.
Vatandaşın vergileriyle, düşman tarafından saldırıya uğrar isek kullanılsın diye alınan tanklar, aynı vatandaşlarına tahrip mermileriyle ateş açmıştır.
Devleti ve vatandaşı korumakla görevli Polise, Şerefli Türk Silahlı Kuvvetlerinin, Şerefli üniformasının arkasına saklanmış, şerefsizler tarafından ateş açılmıştır.
Masum 248 Vatan evladı bu uğurda can verip Şehit olmuştur.
Aynı 15 Temmuz, kurdukları 16 Devlet ile Dünya tarihinde adalet ile var olmuş, Türk Milletinin, Cumhuriyetine, Demokrasiye, Vatanına ve Bağımsızlığına sahip çıktığı şanlı bir gün olarak tarihe altın harflerle yazılmıştır.
Birileri bu alçaklığı, bu ihaneti, bu satılmışlığı bir tiyatro diyerek geçiştirmeye çalışarak bizimle adeta dalga geçmek istedi. Bugün bize bu saldırıyı yapanlarda, bu zihniyetin arta kalmış kırıntılarıdır.
Düşünsenize, birisi gelip size diyor ki, “Benim hırslarım heveslerim var, bunlara ulaşabilmek için sen bana saldır, sonra ben seni yakalatayım, tutuklatayım, sonra seni idam ile yargılatayım, çoluğun çocuğun bu lekeyi senden sonra ömür boyu taşısın, sende hapiste çürü veya idam tekrar gelirse asayım seni. Karşılığında da şunu vereyim. Soruyorum size, O vaat edilen şey ne olabilir acaba?
Buraya kadar 15 Temmuz hain darbe girişimine bakış açımı sanırım anlatabildim. Bu benim için değişmez gerçektir. Gelelim bu konuya nereden geldiğime.
15 Temmuz Darbe girişimi sonrasında ülkemin her yerinde onlarca tepki eylemi gerçekleştirildi. Bu eylemler her türlü politik ve ideolojik görüşten insanın yaptığı dışavurumlardı. Ben ve Dağcı dostum Dilaver KİŞİLİ’de tamamen kendi hür irademizle bir eylem yapmaya, tepkimizi göstermeye karar verdik. Amerika Kıtasının en yüksek noktasının bulunduğu, And Dağlarına gidecek ve sadece “15 Temmuz Şehitlerimizi Anma” adına bir ekspedisyon gerçekleştirecektik. Ve 33 gün süren bu ekspedisyonun ardından da “And Dağlarından” bir anı taşı getirip, Devletimizin en üst mevkiisi olan Cumhurbaşkanlığı Makamına çıkıp, Türk Milletinin lideri Sayın Cumhurbaşkanımıza bu taşı takdim ettik. Görüşmemiz esnasında faaliyetimizden, bizi yola çıkaran hislerimizden konuştuk, Türkiye’de yaptığımız dağcılık faaliyetlerinin videolarını izlettik ve dağcılık sporunu anlattık. Bu ekspedisyon bizim için “HOBİMİZ” olan dağcılık amaçlı bir faaliyet değil, 15 Temmuz Şehitlerimizin adını yaşatma ve kişisel tepkimizi gösterme adına yaptığımız bir “ANMA ETKİNLİĞİ” idi.
Ancak 15 Temmuza senaryo diyen, Darbe destekçisi zihniyet ve onlarla aynı düşünceyi paylaşan birkaç asalak tarafından yaptığımız bu ziyaret ve faliyetimiz karalanmaya çalışıldı. Basına verdiğimiz demeçler, Devletimizle, Milletimizle, Vatanımızla, bizimle kişisel ve kirli hesapları olan, Darbe destekçisi, çamur beyinli zihniyet tarafından çarpıtılmaya çalışıldı. Adı haber sitesi olan bir Çamur deryasında haber başlığı altında saldıraya uğradı.
Öncelikle şunu gönül rahatlığı ve gurur ile belirteyim. “15 Temmuz Şehitlerimiz” adına yaptığımız bu faaliyetten dolayı yapılan, bu akıl yoksunu, mesnetsiz saldırı, ömrümüzün sonuna kadar göğsümüzde taşıyacağımız “ŞEREF MADALYASIDIR”. Bu saldırıyı yapanlar unutmasın ki; benim yetiştiğim şehirde en son sabah vakti salalar verildiğinde, atam-dedem vatanını kurtarmak için 9 Kasım 1877’de Aziziye Tabyalarına, kendinden 4 kat fazla düşmanın üzerine koşmuş, Vatan kurtarmıştır. 15 Temmuz’da Erzurum sokaklarına dökülen binlerce insan aynı kandan gelen torunlarıydı. Vatan sevgisinden uzak, Vatansız ruhlardan bunu anlamalarını beklemiyorum.
Yine “MİLLİ SINIRLAR İÇİNDE VATAN BİR BÜTÜNDÜR, PARÇALANAMAZ” sözü yetiştiğim şehirde söylenmiş ve Cumhuriyetin temelleri burada atılmıştır.
15 Temmuz’da Darbe destekçisi zihniyetin hevesini kursağında bırakan, daha vahim olayların olmasını engelleyen, Allah’ın Aslanı Hz. Hamza misali, aldığı emri yerine getiren, Kahraman Ömer HALİSDEMİR’E, “HAİNİ ALNINDAN VUR!” emrini tereddütsüz veren yiğit komutan, yine bu topraklarda yetişmiştir.
Bizi tanıyanlar bilir ki haksızlık karşısında susanlardan hiç olmadık. Sessizliğimiz verecek cevabımız olmadığından değildi elbette.
1. Konuyla ilgili tüm makamların, kim tarafından yapıldığı az çok tahmin edilebilen bu ucuz saldırıyı kaale almamamızı ve cevap vermememizi söylemişlerdir.( Ki Projenin başından sonuna kadar yalan bilgi sunduğumuz iddaa edilen tüm kurum ve kişilere attığımız her adımın bilgileri verilmiştir. Zaten cevap vermenize gerek yok biz zaten gerçekleri biliyoruz demelerinin nedeni de budur)
2. Bu çamuru atan, yayan, bizimle kişisel hesaplarını acizce görmeye çalışan şahıslar ve kurum hakkında adli makamlara başvurup yasal işlem başlatmış oluşumuzda diğer nedendir.
Bu süreçte gerçek bilgilere ulaşmak isteyen dostlarımız zaten bizlere ulaşmış, özelden kendilerine gerekli açıklamalar ve sessizliğimizin sebebi anlatılmıştır. Allah’a şükürler olsun ki kimseye bir hesap vermek gibi bir zorunluluğumuz ve niyetimiz olmamıştır. 15 Temmuz Şehitlerimiz için yaptığımız bu faaliyete vatan haini bir çamur sitesinin attığı iftirayı referans olarak gösterip kendi kişisel ve kirli hesaplarını görmek adına, bu iftirayı, bizim DAĞCI kimliğimize ve Türk Dağcılığına yaptığımız hizmetlere bir saldırı şansı olarak görenler şunu asla unutmasınlar, benim adım Çetin BAYRAM. Ben, Türk Milletinin ve Devletinin yanında olan, hiç bir mal varlığı olmayan, dünyevi hiç bir makam ve mevkii peşinde koşmayan ve koşmayacak sıradan bir Erzurum çocuğuyum. Bu sıradanlık sadece Vatan ve Bayrak sevdası ile yetişmiş her Erzurum çocuğunda olduğu kadardır. Bu da Vatan hainlerine 40 beden fazla gelir.
Ancak mevzu bahis Vatan olduğunda, emin olun ki siz ve sizin gibi Darbe taraftarlarının karşısına her zaman dikilecek olanların en başında yer alacağım. Biz işimize gelince Erzurum’lu olanlardan değiliz. Rengimizde, soyumuzda bellidir.
Ayrıca bu süreçte, bizim kendilerini muhatap almayışımızdan dolayı tabiri caiz ise “KUDURANLAR” bizi bırakıp, faaliyetimizle hiçbir alakası olmayan, sonraki projeleri için antrenman yapma amaçlı, ortamda ki şartlardan ötürü kısmen rehberliğimizi yapan, ülkemizin uluslararası Dağcılık arenasında ki yegane temsilcisi arkadaşımızı da, alakasız bir biçimde yine kendi kirli hesapları ile bu olaya bulaştırmaya çalışmışlardır. Yüksek irtifa ve tırmanışla ilgili en ufak bilgisi olamayıp, sosyal medya ve internete masa başı dağcısı kalemşörler. Kendilerini komik ve aciz duruma düşüren diyaloglar kurmaya devam etmektedirler. Milli gururumuz olan Türk Bayrağını Dünya zirvelerinde başarıyla dalgalandıran bu güzel yürekli Dağcımızın bizim faaliyetimizle uzaktan yakından en ufak alakası bulunmamaktadır.
Bu süreçte faaliyetimize farklı anlamlar yükleyip “KİŞİ KARŞIDAKİNİ KENDİ GİBİ BİLİR” sözünü doğru çıkarırcasına, bu işi kendi kişisel çıkarlarımız için yaptığımızı, politik bir olay olduğunu, hatta projeler yaparak bu işten maddi kazanç sağladığımızı iddia eden, “ŞEHİTLİK” mertebesinin ne olduğunu bilmeyen, hayatlarını sadece kendi çıkar ve menfaatlerine yarayan işler üzerine kuran, kendileri olsa geçmişte yaptıkları gibi kişisel çıkarlarını gözetecekleri için bizi de kendileri gibi sanan “MECZUPLAR”,
Fırsat bu fırsat diyerek hayatları boyunca en ufak bir iş üretmemiş, kendi çakma burjuva dünyasında iki süslü cümleyle, ya da yabancı sitelerden aldığı dağcılık haberlerini Google Translate ile çevirip, kendini Türkiye’de dağcılık yapan tek otorite zannedenler,
Devletin resmi Dağcılık otoriteleriyle şimdiye kadar en ufak bir işi olmamışken, sırf kişisel hesapları yüzünden bu makamlara iş öğretmeye, talimatlar vermeye, baskı kurmaya ve kirli hesaplarını görmek için bildiriler yayınlayıp, kendileri gibi düşünmeyenleri de zan altında bırakmaya çalışan ACİZLER,
Sadece bisiklet binen, hayatı boyunca bunalımlı tavırlarıyla ve asalak yüz ifadeleri ile “DAŞ” peşinde koşan SİLİKLER,
Şimdi beni iyi dinleyin.
Yaşadığım müddetçe sizin gibi ülkemi bölmeye parçalamaya çalışan, Darbe seviciler ile mücadele edeceğim. Bana attığınız her iftirayı ve saldırıyı göğsümde madalya diye taşıyacağım.
BU DEVLET TARİHTE KURULMUŞ SON TÜRK-İSLAM DEVLETİDİR!!
Sizin beyinlerinizi kiraya verdiğiniz, hizmet ettiğiniz o hain zihniyetin, bu Devlet yıkılırsa, bize bir daha Devlet kurdurmayacağını bildiğim için size asla boyun eğmeyeceğim!!
Şahadet nedir, Şehitlik nedir, Vatan nedir bilmediğiniz o sığ ruhlarınıza inat Devletimin ve Şerefli Milletimin yanında olacağım.
Bizim vatanımız içinde, Türk dağcılığı içinde yaptıklarımız aşikar ve ortadadır. Bizimle boy ölçüşecek iseniz memlekete ve Türk Dağcılığına çıkarsız, menfaatsiz ne yaptığınızı gösterin.
Velhasıl; sizi rahatsız eden, midenize kramplar girmesine neden olan, 15 Temmuz Şehitlerimizi ve Tüm terör Şehitlerimizi anma etkinliğimizden gururla döndük ve bu tür faaliyetler yapmaya da devam edeceğiz. Sporla, etikle ve ahlakla uzaktan yakından alakası olmayan bu şahıslar muhatap odağımız da yer almadıkları gibi açıklamaları da aynı değersizliktedir.
Velhasıl, Vatan mevzusunda çizgilerimiz KIRMIZIDIR ve kimseye bir cevap verme niyetimiz yoktur. Bu konuda bir başka açıklamada yapılmayacaktır.
“VATAN HAİNLERİNE VE DARBE DESTEKÇİLERİNE VERDİĞİMİZ, VERMEYE DEVAM EDECEĞİMİZ RAHATSIZLIKTAN ÖTÜRÜ, MUTLULUĞUMU GURURLA BİLDİRİRiM. “
Yürü be abi kim tutar seni. Vatan HAYİNlerine ne güzel ceVAp vermişsen. İnşAllah Everestin tepesinde de görürüz seni.