Palandöken Gelişim Derneği Başkanı Lokman Lokmacı, sivil toplum kuruluşları ve derneklerin önemine değinerek, “STK’lar 1980’li yıllardan itibaren, ülkelerin ekonomik, sosyal ve siyasal alanlarında gördükleri işlevleriyle önemli birer aktör haline gelmişlerdir” dedi.
AMAÇ, ERZURUM’UN KALKINMASI
Palandöken Gelişim Derneği Başkanı Lokman Lokmacı, “Sivil toplum alanında etkinlik gösteren her örgütlenme sivil toplum kuruluşu olarak görülse de modern toplumlarda, iktisadi amaç gütmeyen, kolektif yarar esasına göre çalışan, kamuoyunu aydınlatmak ve yönlendirmek için gönüllülük esasıyla hareket eden kuruluşlar sivil toplum kuruluşu olarak görülmektedir. Sivil toplum kuruluşlarının en belirgin özellikleri, sadece kendi amaç ve değerlerine hizmet etmemeleri, hükümetlerden, kamu makamlarından, siyasi partilerden bağımsız olmaları, ticari çıkar gözetmemeleri, kâr amacı gütmemeleri ve merkezi otorite ile vatandaş arasında arabuluculuk yapmalarıdır. Bu ölçütler içinde hareket ederek, bir anlamda sivil toplum kuruluşu olabilmenin gereklerini de yerine getirmektedirler. Böylelikle toplumsal sorunların çözümüne yönelik toplumu harekete geçmesini sağlamaktadırlar. Kriz dönemlerinde sosyal destek, toplu uyuşmazlık durumlarında arabuluculuk işlevini görmektedirler. Derneğimin kuruluşunun temeldeki amacı, şehrimizdeki, beyin gücünü harekete geçirerek Erzurum’umunuz için projeler ortaya koymak, gelişimine katkı sağlayabilmektir. Dernek faaliyetlerimizin özünü proje odaklı çalışmalar oluşturacaktır. İnsanımızın her alanda gelişimine katkı sağlayacak bu projeler ile diğer sivil toplum kuruluşlarına da örmek olma amacını taşımaktayız. Bu doğrultuda halkımızın şehrimiz adına ortaya koydukları bütün fikirlere kapımız sonuna kadar açık” şeklinde konuştu.
AMAÇ, ERZURUM’UN KALKINMASI
Palandöken Gelişim Derneği Başkanı Lokman Lokmacı, “Sivil toplum alanında etkinlik gösteren her örgütlenme sivil toplum kuruluşu olarak görülse de modern toplumlarda, iktisadi amaç gütmeyen, kolektif yarar esasına göre çalışan, kamuoyunu aydınlatmak ve yönlendirmek için gönüllülük esasıyla hareket eden kuruluşlar sivil toplum kuruluşu olarak görülmektedir. Sivil toplum kuruluşlarının en belirgin özellikleri, sadece kendi amaç ve değerlerine hizmet etmemeleri, hükümetlerden, kamu makamlarından, siyasi partilerden bağımsız olmaları, ticari çıkar gözetmemeleri, kâr amacı gütmemeleri ve merkezi otorite ile vatandaş arasında arabuluculuk yapmalarıdır. Bu ölçütler içinde hareket ederek, bir anlamda sivil toplum kuruluşu olabilmenin gereklerini de yerine getirmektedirler. Böylelikle toplumsal sorunların çözümüne yönelik toplumu harekete geçmesini sağlamaktadırlar. Kriz dönemlerinde sosyal destek, toplu uyuşmazlık durumlarında arabuluculuk işlevini görmektedirler. Derneğimin kuruluşunun temeldeki amacı, şehrimizdeki, beyin gücünü harekete geçirerek Erzurum’umunuz için projeler ortaya koymak, gelişimine katkı sağlayabilmektir. Dernek faaliyetlerimizin özünü proje odaklı çalışmalar oluşturacaktır. İnsanımızın her alanda gelişimine katkı sağlayacak bu projeler ile diğer sivil toplum kuruluşlarına da örmek olma amacını taşımaktayız. Bu doğrultuda halkımızın şehrimiz adına ortaya koydukları bütün fikirlere kapımız sonuna kadar açık” şeklinde konuştu.
Son Güncelleme: 22.12.2015 16:04
