Erzurum’da her yıl artan araç sayısıyla beraber trafik sorunu kırmızı alarm verirken tüm bunlara rağmen bazı konularda eksiklikler göz ardı ediliyor. 25 plakalı araç sayısının 120 bin seviyelerine ulaştığı ve yabancı plakalarla beraber bu sayının 200 binlere ulaştığı Erzurum’da trafik sıkışıklığına önem verilmezken, şehir merkezinde dolaşan atlı arabalara da ciddi bir yasak konulmaması ve fazlasıyla taviz verilmesi göze çarpıyor.
***
2011 Dünya Üniversiteler Arası Kış Oyunları ve 2017 Avrupa Gençlik Kış Olimpiyatları’na ev sahipliği yapan Erzurum’da neredeyse her yıl küçük çaplı birbirinden farklı organizasyonlar yapılıyor. Tüm bunların dışında Palandöken Dağı’nın yurt içi ve yurt dışında yapılan tanıtımlarıyla şehrimize gelen turist sayısı gün geçtikçe katlanıyor. Bu sene için 1 milyon turistin hedef gösterildiği şehrimizde at arabalarına herhangi bir çözüm bulunamaması ise bütün misafirlerimize rezil olacağımız gerçeğini gözler önüne seriyor.
***
Geçtiğimiz günlerde Palandöken Dağı’na çıkılan kavşakta çok tehlikeli bir olaya şahit oldum. Kayakyolu istikametinden sol şeritte gelen bir at arabası az kalsın büyük bir zincirleme kazaya sebep olacaktı. Yaşları on ile onbeş arasında değişen iki çocuğun kullandığı bu at arabasında çocuklar sigara içerek ilerlemekle birlikte yanlarında taşıdıkları müzik kutusundan yüksek seste şarkı dinliyorlardı. Arkalarında biriken araç sürücüleri haliyle sabırsızlanarak kornaya asıldılar. Yüksek sesle dinlenilen şarkı yetmezmiş gibi korna seslerinin de feveranıyla birlikte at ani bir şekilde ürkerek bulunduğu şeritten sağ şeride doğru sıçradı. Arkasında çocukların bulunduğu kısım dengesini kaybederek neredeyse yan yatacaktı. Devrilmekten son anda kurtulan at arabasını bu esnada sağ şeritten hızla ilerlemeye çalışan araç sahibi farkedemeyip acil fren yapmamış olsaydı belki de o çocukların ölüm haberiyle sızlanacaktık.
***
Palandöken Dağı gibi önemli bir cevherimizin çevresinde bile bu tür vakalarla karşılaşırken Cumhuriyet Caddesi ve Terminal Caddesi gibi şehrimizin modern merkezlerinde de at arabalılara taviz gösterilmesi memleketimize yapılan en büyük kötülüklerden birisidir. Turistlere rezil olmamızdan bahsetmişken Erzurum’da yaşayan üniversite öğrencilerini de göz ardı etmemek lazım. 120 binin üzerinde üniversite öğrencisinin Erzurum’da yaşaması demek, 1 milyondan fazla kişinin Erzurum’u tanıması demektir. Aralıklı olarak memleketlerine giden bu öğrenciler Erzurum’un reklam yüzleridir. Gittikleri yerlerde eşe, dosta, akrabaya Erzurum’u at arabalarıyla lanse ettikleri düşünülürse bu durum bizim derin ayıbımızdır!
***
Ülkemiz genelinde at arabalarına yönelik yapılan yasaklarla ilgili yaptığım araştırmalarımda Adana ve Tekirdağ Büyükşehir Belediyeleri ile Afyonkarahisar ve Aksaray Belediyeleri’nin bu at arabaları konusunda önemli yasaklara imza atmasıyla karşılaştım. İl Emniyet Müdürlükleri ile ortak bir şekilde karar alınan saydığım bu şehirlerde at arabalılara taviz gösterilmediğini öğrendim. Yakın zamanda Adana’yı ziyeret etmiş birisi olarak herhangi bir at arabası görmediğimi bildiğim halde iyice emin olabilmek amacıyla Adana’da yaşayan arkadaşımla irtibata geçtim. Kenar mahallerinde at arabalarının halen daha kullanıldığını ancak kesinlikle ama kesinlikle şehir merkezi ve ana arterlerden geçemediklerini belirtti.
***
Ülkemizin en büyük metropollerinden olan Adana gibi bir şehirde bile belediye yönetimi ile il emniyet müdürlüğü ekipleri bu konuda işlerini rayında yürütebilirken, Erzurum’da 2011 Dünya Üniversiler Arası Kış Oyunları döneminde getirilen yasağa önem verilmediği pek aşikâr şekilde ortadadır.
***
Buradan Erzurum Büyükşehir Belediyesi ve Erzurum İl Emniyet Müdürlüğü’ne seslenmekte fayda görüyorum. Cumhuriyet Caddesi’nde at arabalarıyla marul ve lahana satılmasına daha ne kadar tahammül edeceksiniz? Terminal Caddesi’nden geçen karton ve mukavva yüklü at arabalarına bu kadar taviz yetmez mi? Palandöken Dağı’na giden yollarda turist kafilelerini taşıyan otobüsleri görmek varken, at pislikleriyle hemhâl olan yolları daha nereye kadar göreceğiz? Turistlerin atlama kulelerini değil de at arabalarının fotoğraflarını çekmesine nereye kadar sabredeceğiz? 21.yüzyılda bir olimpiyat kentinde kırmızı ışıkta durduğumuzda kafasını araçtan içeri sokmaya çalışan atlarla beraber daha nereye kadar bekleyeceğiz? Yoksa Erzurum’u taşra zannedenlerle aynı fikirde ve buranın “BÜYÜKŞEHİR” unvanlı olduğundan habersiz misiniz?
***
2011 Dünya Üniversiteler Arası Kış Oyunları ve 2017 Avrupa Gençlik Kış Olimpiyatları’na ev sahipliği yapan Erzurum’da neredeyse her yıl küçük çaplı birbirinden farklı organizasyonlar yapılıyor. Tüm bunların dışında Palandöken Dağı’nın yurt içi ve yurt dışında yapılan tanıtımlarıyla şehrimize gelen turist sayısı gün geçtikçe katlanıyor. Bu sene için 1 milyon turistin hedef gösterildiği şehrimizde at arabalarına herhangi bir çözüm bulunamaması ise bütün misafirlerimize rezil olacağımız gerçeğini gözler önüne seriyor.
***
Geçtiğimiz günlerde Palandöken Dağı’na çıkılan kavşakta çok tehlikeli bir olaya şahit oldum. Kayakyolu istikametinden sol şeritte gelen bir at arabası az kalsın büyük bir zincirleme kazaya sebep olacaktı. Yaşları on ile onbeş arasında değişen iki çocuğun kullandığı bu at arabasında çocuklar sigara içerek ilerlemekle birlikte yanlarında taşıdıkları müzik kutusundan yüksek seste şarkı dinliyorlardı. Arkalarında biriken araç sürücüleri haliyle sabırsızlanarak kornaya asıldılar. Yüksek sesle dinlenilen şarkı yetmezmiş gibi korna seslerinin de feveranıyla birlikte at ani bir şekilde ürkerek bulunduğu şeritten sağ şeride doğru sıçradı. Arkasında çocukların bulunduğu kısım dengesini kaybederek neredeyse yan yatacaktı. Devrilmekten son anda kurtulan at arabasını bu esnada sağ şeritten hızla ilerlemeye çalışan araç sahibi farkedemeyip acil fren yapmamış olsaydı belki de o çocukların ölüm haberiyle sızlanacaktık.
***
Palandöken Dağı gibi önemli bir cevherimizin çevresinde bile bu tür vakalarla karşılaşırken Cumhuriyet Caddesi ve Terminal Caddesi gibi şehrimizin modern merkezlerinde de at arabalılara taviz gösterilmesi memleketimize yapılan en büyük kötülüklerden birisidir. Turistlere rezil olmamızdan bahsetmişken Erzurum’da yaşayan üniversite öğrencilerini de göz ardı etmemek lazım. 120 binin üzerinde üniversite öğrencisinin Erzurum’da yaşaması demek, 1 milyondan fazla kişinin Erzurum’u tanıması demektir. Aralıklı olarak memleketlerine giden bu öğrenciler Erzurum’un reklam yüzleridir. Gittikleri yerlerde eşe, dosta, akrabaya Erzurum’u at arabalarıyla lanse ettikleri düşünülürse bu durum bizim derin ayıbımızdır!
***
Ülkemiz genelinde at arabalarına yönelik yapılan yasaklarla ilgili yaptığım araştırmalarımda Adana ve Tekirdağ Büyükşehir Belediyeleri ile Afyonkarahisar ve Aksaray Belediyeleri’nin bu at arabaları konusunda önemli yasaklara imza atmasıyla karşılaştım. İl Emniyet Müdürlükleri ile ortak bir şekilde karar alınan saydığım bu şehirlerde at arabalılara taviz gösterilmediğini öğrendim. Yakın zamanda Adana’yı ziyeret etmiş birisi olarak herhangi bir at arabası görmediğimi bildiğim halde iyice emin olabilmek amacıyla Adana’da yaşayan arkadaşımla irtibata geçtim. Kenar mahallerinde at arabalarının halen daha kullanıldığını ancak kesinlikle ama kesinlikle şehir merkezi ve ana arterlerden geçemediklerini belirtti.
***
Ülkemizin en büyük metropollerinden olan Adana gibi bir şehirde bile belediye yönetimi ile il emniyet müdürlüğü ekipleri bu konuda işlerini rayında yürütebilirken, Erzurum’da 2011 Dünya Üniversiler Arası Kış Oyunları döneminde getirilen yasağa önem verilmediği pek aşikâr şekilde ortadadır.
***
Buradan Erzurum Büyükşehir Belediyesi ve Erzurum İl Emniyet Müdürlüğü’ne seslenmekte fayda görüyorum. Cumhuriyet Caddesi’nde at arabalarıyla marul ve lahana satılmasına daha ne kadar tahammül edeceksiniz? Terminal Caddesi’nden geçen karton ve mukavva yüklü at arabalarına bu kadar taviz yetmez mi? Palandöken Dağı’na giden yollarda turist kafilelerini taşıyan otobüsleri görmek varken, at pislikleriyle hemhâl olan yolları daha nereye kadar göreceğiz? Turistlerin atlama kulelerini değil de at arabalarının fotoğraflarını çekmesine nereye kadar sabredeceğiz? 21.yüzyılda bir olimpiyat kentinde kırmızı ışıkta durduğumuzda kafasını araçtan içeri sokmaya çalışan atlarla beraber daha nereye kadar bekleyeceğiz? Yoksa Erzurum’u taşra zannedenlerle aynı fikirde ve buranın “BÜYÜKŞEHİR” unvanlı olduğundan habersiz misiniz?
Son Güncelleme: 22.12.2018 18:22
