Vallahi çok merak ediyoruz!
Şimdi bu yapımı yetiştirilemeyen CAT3 sistemi gündeme bomba gibi düştü ya; siyasetçilerimizin tavrı ne oldu acaba?
Mesela üzüldüler mi?
Mesela şaşırdılar mı?
Ya da zhmet edip konuyla ilgisi olanları aradılar mı, sordular mı?
Onu da geçtik?
Erzurum’a bunu reva görenlerden hesap sormayı akıllarına getirdiler mi?
Nerdeeee!
Bunlar başka bir vilayette olsa, şehir kamuoyu şimdiye çoktan ayağa kalkmıştı bile! Siyasetçileri, STK’ları, vatandaşı, işlisi-işsizi kısacası herkes teyakkuza geçmişti.
Ama Erzurum’a bakıyoruz da!
Kimseden çıt çıktığı yok; herkes âleminde ve herkes çok rahat…
O halde?
Şşşşşşttt!
Erzurum uyuyor!
***
Dün meslektaşımız Sinan Özçaylak bir öneride bulundu, dedi ki: “Erzincan’a ücretsiz karayolu seferleri başlatalım, insanlar hiç olmazsa uçakla oradan uçsunlar!”
Aslında Özçaylak’ın bu önerisi bile Erzurum’da “ben yetkiliyim” diyenlerin başını yere eğdirmelidir ya, neyse…
Düşünebiliyor musunuz?
Dadaşlar Erzurum’dan kalkacak, Erzincan’a ya da Trabzon’a karayolu ile gidecek, uçağa da oradan binecek!
Sonra da; “Erzurum bölgenin merkezidir” diyerek, birbirimize dolmadır ki yutturacağız!
Hele kafanızda bir canlandırsanıza!
Havuzbaşı’nda otobüsler birbiri ardına dizilmiş ve muavinler çığırıyor:
- Hadi hemen Erzincan, Erzincan, Erzincan!
O sırada bir Dadaş geliyor:
- Kardeş, bizim uçağımız İstanbul’a ama yetişebilir miyiz?
Cevap hazır elbette:
- Yetişiriz ne demek be abi, hoş dünyanın bir ucuna gidecek değiliz ya; Erzincan dediğiniz nedir, iki adımlık yol sonuçta!
***
Erzincan iki adımlık yol, evet…
Ama ne ilginçtir, bu bölgenin hakikatlerinden, daha doğrusu zor şartlarından hem de koşar adım uzaklaşıyor ya da nasıl desek; özellikle uzaklaştırılıyor artık!
Dolayısıyla…
Bu saatten sonra hiç kimse kalkıp da, Erzurum’dan Doğu’nun Paris’i falan diye bahsetmesin lütfen!
Çünkü bu kafayla ve bu gidişle Erzurum’dan olsa olsa Erzincan’a bağlı kocaman bir ilçe olur artık…
Hem ne olacak ki!
İki adımlık yol zaten!
Öncelikle eleştirinizi büyük ölçüde destekliyorum.
Fakat yıllardır yapılan şu paris özentisine karşıyım. Paris'in adı sanı yokken, bu şehir Dünya'nın en büyük şehirlerinden biriydi.
Bir şehrin veya bir bölge insanının küstürülmesi ve haksızlık yapılması, en başta devlet yetkililerinin vebalindedir.
Daha sonra da, o şehir veya bölge insanının haksızlığa boyun eğmesi gelmektedir.
Yıllardır Erzurum'u sonuna kadar savunan aciz ben bile, artık sadece şunu diyorum.
Ey Yüceler Yücesi MEVLÂM, Erzuru.'u sana emanet
ediyorum.