Hastalık sürecinde hasta yakınlarını ilgilendiren önemli bilgiler veren Uzman Kardiyolog Doç. Dr. Muhammed Hakan Taş, hasta yakınlarının kendi sağlık sorunlarını da düşünerek kendilerine zaman ayırması gerektiğini belirtti.
Pek çok kişinin eşi, akrabası ya da arkadaşının kalp hastalığı tanısı aldığında kendisini şaşırmış ya da korkmuş hissedebileceğini ifade eden Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Muhammed Hakan Taş, hasta yakınlarının hastaya baktığı kadar kendi sağlık sorunlarıyla da ilgilenmesi ve kendisine zaman ayırması gerektiğini ifade etti.
Kalp hastalığının tipi ne olursa olsun, bireyin, doktorundan ve hemşireden bilgi edinmesi gerektiğini söyleyen Taş, "Böylece önünüzde sizi bekleyen günler için daha hazırlıklı olursunuz. Eğer yakınınız aniden hastaneye veya acile kaldırılırsa, hızlıca bazı testler ve tedaviler yapılır. Bu hızlı hareket fırtınası size korkunç gelebilir. Bu süreçte tüm dikkat hasta üzerindedir ve hasta yakını olarak sürecin dışında bırakılmış hissedebilirsiniz. Hastanızın durumu hakkında bilgiye ulaşmak için bir süre beklemeniz gerekebilir. Hastanızın durumu stabil hale geldiğinde durumu hakkında sorular sorma fırsatınız olacaktır." dedi.
Hastaya bakılırken dikkat edilmesi gereken konuları anlatan Taş, başka birine bakmanın değerli ve kutsal bir iş olabileceğini, fakat fiziksel olarak tüketici ve duygusal olarak da bunaltıcı olabileceğine dikkat çekti. Bazı kişilerin hastalarına bakabilmek için işlerini bıraktığını, evlerini ya da aile yaşamlarını değiştirmek zorunda kalabildiğini vurgulayan Taş, "Bu durum aynı zamanda kendi sağlık sorunları olan bakıcılar için daha zor olabilir. Buna rağmen hastanıza bakmayı her şeye değer de bulabilirsiniz. Pek çok bakım veren, sevdikleri yakınlarının yaşamlarını daha iyi ve rahat hale getirmek için kendileri bakmak istemektedir. Bakım verenler baktıkları kişinin iyileşmesi sürecine ve yaşamlarına büyük katkı sağlayabilirler. Bu arada bakım verenin kendi hayatı da en az baktığı kişi kadar değişebilir. Rutin yaşamınız, işiniz değişebilir, sosyal hayatınızı veya hobileriniz etkilenebilir. Karmaşık duygular hissetmeniz çok normal. Sevgi ve endişeyle karışık üzüntü, kızgınlık ve suçluluk hissedebilirsiniz. Eğer eskisi gibi olmadığı için hayal kırıklığına uğramış hissedebilir ve üzüntü içinde olabilirsiniz. Bazen kendinizi herkesten uzaklaşmış ya da korku içinde hissedebilir ve kimsenin sizi dinlemediğini veya ne hissettiğinizi anlamadığını düşünebilirsiniz. Bu tip hisleriniz ve düşünceleriniz üzerinde konuşmak, endişelerinizi, üzüntünüzü belli bir oranda tutmanıza yardım edebilir. Baktığınız kişi ile ne hissettiğinizi konuşun. Her ikinizi de rahatlatmaya yardımcı olabilir. Ayrıca aileden veya arkadaşlarınızdan biriyle konuşmak da rahatlatıcı olabilir. Bakım veren rolünüze devam edebilmek için kendinize de ayrıca bakmalısınız. Kendinize de zaman ayırdığınıza emin olun." ifadelerini kullandı.
KENDİNİZE ZAMAN AYIRIN
Hasta yakınının hastasının durumunu her zaman her işin merkezinde tutmaması gerektiğine dikkat çeken Taş, sözlerine şu şekilde devam etti: "Kendiniz için zaman yaratın ve istediğiniz şeyleri yapmaya devam edin. Kendi doktorunuza veya aile hekiminize bakım veren rolünüzden bahsedin, çünkü kendi sağlığınıza da bakmak çok önemli. Eğer kendinizi moralsiz ve mutsuz hissediyorsanız bu konuda biriyle konuşarak yardım almaya çalışın. Bu kişi bir arkadaş, aile üyesi veya uzman olabilir. Aile hekiminize ve doktorunuza danışabilirsiniz. Teklif edildiğinde yardımı kabul edin. Baktığınızı kişinin kalbinin durumu hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak rahatlatıcı olabilir. Erzurum Yenigün
Pek çok kişinin eşi, akrabası ya da arkadaşının kalp hastalığı tanısı aldığında kendisini şaşırmış ya da korkmuş hissedebileceğini ifade eden Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi Kardiyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Muhammed Hakan Taş, hasta yakınlarının hastaya baktığı kadar kendi sağlık sorunlarıyla da ilgilenmesi ve kendisine zaman ayırması gerektiğini ifade etti.
Kalp hastalığının tipi ne olursa olsun, bireyin, doktorundan ve hemşireden bilgi edinmesi gerektiğini söyleyen Taş, "Böylece önünüzde sizi bekleyen günler için daha hazırlıklı olursunuz. Eğer yakınınız aniden hastaneye veya acile kaldırılırsa, hızlıca bazı testler ve tedaviler yapılır. Bu hızlı hareket fırtınası size korkunç gelebilir. Bu süreçte tüm dikkat hasta üzerindedir ve hasta yakını olarak sürecin dışında bırakılmış hissedebilirsiniz. Hastanızın durumu hakkında bilgiye ulaşmak için bir süre beklemeniz gerekebilir. Hastanızın durumu stabil hale geldiğinde durumu hakkında sorular sorma fırsatınız olacaktır." dedi.
Hastaya bakılırken dikkat edilmesi gereken konuları anlatan Taş, başka birine bakmanın değerli ve kutsal bir iş olabileceğini, fakat fiziksel olarak tüketici ve duygusal olarak da bunaltıcı olabileceğine dikkat çekti. Bazı kişilerin hastalarına bakabilmek için işlerini bıraktığını, evlerini ya da aile yaşamlarını değiştirmek zorunda kalabildiğini vurgulayan Taş, "Bu durum aynı zamanda kendi sağlık sorunları olan bakıcılar için daha zor olabilir. Buna rağmen hastanıza bakmayı her şeye değer de bulabilirsiniz. Pek çok bakım veren, sevdikleri yakınlarının yaşamlarını daha iyi ve rahat hale getirmek için kendileri bakmak istemektedir. Bakım verenler baktıkları kişinin iyileşmesi sürecine ve yaşamlarına büyük katkı sağlayabilirler. Bu arada bakım verenin kendi hayatı da en az baktığı kişi kadar değişebilir. Rutin yaşamınız, işiniz değişebilir, sosyal hayatınızı veya hobileriniz etkilenebilir. Karmaşık duygular hissetmeniz çok normal. Sevgi ve endişeyle karışık üzüntü, kızgınlık ve suçluluk hissedebilirsiniz. Eğer eskisi gibi olmadığı için hayal kırıklığına uğramış hissedebilir ve üzüntü içinde olabilirsiniz. Bazen kendinizi herkesten uzaklaşmış ya da korku içinde hissedebilir ve kimsenin sizi dinlemediğini veya ne hissettiğinizi anlamadığını düşünebilirsiniz. Bu tip hisleriniz ve düşünceleriniz üzerinde konuşmak, endişelerinizi, üzüntünüzü belli bir oranda tutmanıza yardım edebilir. Baktığınız kişi ile ne hissettiğinizi konuşun. Her ikinizi de rahatlatmaya yardımcı olabilir. Ayrıca aileden veya arkadaşlarınızdan biriyle konuşmak da rahatlatıcı olabilir. Bakım veren rolünüze devam edebilmek için kendinize de ayrıca bakmalısınız. Kendinize de zaman ayırdığınıza emin olun." ifadelerini kullandı.
KENDİNİZE ZAMAN AYIRIN
Hasta yakınının hastasının durumunu her zaman her işin merkezinde tutmaması gerektiğine dikkat çeken Taş, sözlerine şu şekilde devam etti: "Kendiniz için zaman yaratın ve istediğiniz şeyleri yapmaya devam edin. Kendi doktorunuza veya aile hekiminize bakım veren rolünüzden bahsedin, çünkü kendi sağlığınıza da bakmak çok önemli. Eğer kendinizi moralsiz ve mutsuz hissediyorsanız bu konuda biriyle konuşarak yardım almaya çalışın. Bu kişi bir arkadaş, aile üyesi veya uzman olabilir. Aile hekiminize ve doktorunuza danışabilirsiniz. Teklif edildiğinde yardımı kabul edin. Baktığınızı kişinin kalbinin durumu hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak rahatlatıcı olabilir. Erzurum Yenigün
