Büyükşehir Belediye Erzurumspor’da işler iyi gitmiyor. Adanaspor maçı sonrası birileri hoca ve yönetimi istifaya çağırıyor. Gelinen nokta iyi değil. Takım iyi oynamıyor. Puan sıralamasında küme düşme potasına girdik. Felaket tellalları takımın mağlubiyetlerine seviniyor. Evet takımın mağlup olmasına sevinen İrlandalılar var.
Sezon başı yapılan transferler ve şuana kadar oyuncuların sergiledikleri performans maalesef önümüzdeki maçlar için umut vermiyor. Harcanan paralara da bakılırsa, ayvayı yiyen bir kulüp olduk!.
Son alınan mağlubiyet sonrası sosyal medyada birileri Teknik direktör başta olmak üzere yönetimi istifaya çağırıyor. Beyler siz kimin kulübünden kimi istifa ettiriyorsunuz.
Klüp kimin?
Kongre yapılırken daha önce başkan adayları çıkmasına rağmen Onursal Başkan ve aynı zamanda Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen “ben ne dersem o olur” demedi mi? İsmi cismi hiç ortalarda olmayan kimsenin tanımadığı Dilaver Yılmaz’ı kendisi aday yapmadı mı? Delegelerde kongrede Beyaz gömleği ile ve çayı ile meşhur olan genç ismi başkan seçmedi mi? Demem o ki siz boşuna yazıp çizmeyin.
Sonuçta Belediyenin takımı!.
Kulüp başkanı hafta içi Vedat Refayeli’ne verdiği röportajda takıma alınan oyuncuların hepsinin kişilikli ve hatta namazlı niyazlı olduğu beyan etmiş. Sayın Dilaver Yılmaz sahada namaz kılarak maç kazanılmıyor. İbadet kul ile Allah arasında olan bir durum. Herkesin günahı sevabı kendisine. Kişiliklerine kimsenin bir şey dediği yok zaten.
Ancaaak!
Madem bu oyucular dini bütün o halde aldıkları parayı hak edecek ve sahada rezilce değil, dadaşa yakışır bir maç ortaya oynayacaklar. Transferleri kim ne şekilde veya neye dayanarak yaptı bilmiyoruz. Yine menajerlerin mi kakalaması oldu, yoksa yöneticilerin hatır gönül ilişkilerinden mi kaynaklandı o da bilinmiyor. Ama ortada bir gerçek var ki oluşturulan takım harcanan paraların hakkını vermiyor.
Yönetimin nasıl ve şekilde bu kötü gidişata dur diyeceğini merakla bekliyoruz. Başkan ve yönetimi hocanın arkasında olduklarını geçen hafta açıklamışlardı. Bu desteğin ardından bir mağlubiyet daha alındı. Birileri trenlerle hocanın gitmesini bekliyor. Birileri yenildiğimize seviniyor. Felaket tellalları iş başına geçti. Demem o ki bu felaket tellalları şehri, kulübü ve koca camianın menfaatlerini değil de galiba kendi çıkarlarını düşünüyor.
Sezon başı yapılan transferler ve şuana kadar oyuncuların sergiledikleri performans maalesef önümüzdeki maçlar için umut vermiyor. Harcanan paralara da bakılırsa, ayvayı yiyen bir kulüp olduk!.
Son alınan mağlubiyet sonrası sosyal medyada birileri Teknik direktör başta olmak üzere yönetimi istifaya çağırıyor. Beyler siz kimin kulübünden kimi istifa ettiriyorsunuz.
Klüp kimin?
Kongre yapılırken daha önce başkan adayları çıkmasına rağmen Onursal Başkan ve aynı zamanda Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen “ben ne dersem o olur” demedi mi? İsmi cismi hiç ortalarda olmayan kimsenin tanımadığı Dilaver Yılmaz’ı kendisi aday yapmadı mı? Delegelerde kongrede Beyaz gömleği ile ve çayı ile meşhur olan genç ismi başkan seçmedi mi? Demem o ki siz boşuna yazıp çizmeyin.
Sonuçta Belediyenin takımı!.
Kulüp başkanı hafta içi Vedat Refayeli’ne verdiği röportajda takıma alınan oyuncuların hepsinin kişilikli ve hatta namazlı niyazlı olduğu beyan etmiş. Sayın Dilaver Yılmaz sahada namaz kılarak maç kazanılmıyor. İbadet kul ile Allah arasında olan bir durum. Herkesin günahı sevabı kendisine. Kişiliklerine kimsenin bir şey dediği yok zaten.
Ancaaak!
Madem bu oyucular dini bütün o halde aldıkları parayı hak edecek ve sahada rezilce değil, dadaşa yakışır bir maç ortaya oynayacaklar. Transferleri kim ne şekilde veya neye dayanarak yaptı bilmiyoruz. Yine menajerlerin mi kakalaması oldu, yoksa yöneticilerin hatır gönül ilişkilerinden mi kaynaklandı o da bilinmiyor. Ama ortada bir gerçek var ki oluşturulan takım harcanan paraların hakkını vermiyor.
Yönetimin nasıl ve şekilde bu kötü gidişata dur diyeceğini merakla bekliyoruz. Başkan ve yönetimi hocanın arkasında olduklarını geçen hafta açıklamışlardı. Bu desteğin ardından bir mağlubiyet daha alındı. Birileri trenlerle hocanın gitmesini bekliyor. Birileri yenildiğimize seviniyor. Felaket tellalları iş başına geçti. Demem o ki bu felaket tellalları şehri, kulübü ve koca camianın menfaatlerini değil de galiba kendi çıkarlarını düşünüyor.
